1 Ağustos 2014 Cuma

Küçük Gözlemci Arkadaşım



Sıradaki blog yazımı, köyde sakalar ve sarıasmalarla geçen bayram telaşı üzerine yazmayı düşünüyordum ki dün gelen bir mail, yüzümün gülümsemesine neden olduğu için gülümseten kişiyi sizlere de tanıtmak, yazısını paylaşmak istedim.
Kuzey Işık. 
İlk tanışmamız, kuşlara olan merakına yenik düşüp, saksağanlarla ilgili inanılmaz sorularıyla dolu mailini aldığımda başladı. Doğayla, bilhassa kuşlarla ilgilenen küçük arkadaşlarımıza imrendiğim ve bu meraklarını devam ettirmeleri için elimden geldiğince yardım etmeye çalıştığım için hemen cevap yazdım.Ve nihayet Beytepe Kampüsünde yaptığımız güzel bir gözlemde tanışma fırsatımız oldu. 
Kuzey Işık, 12 yaşında. Kendini '' Kuşlara ve ağaçlara feci meraklıyım'' diyerek tanıtır, ''en çok sevdiğim kuş türü ise saksağanlar'' diyerek devam eder:) Gerçekten de feci meraklı:) Analizleri, gözlemleri, sorularıyla birçok insana parmak ısırtır. Sokakta, 12 yaşındaki bir çocuğu durdurup,kendini nasıl tanıtırsın diye sorduğunuzda yukarıdaki cevabı almanız mümkün değildir. Ne kadar acı değil mi, ama Kuzey gibi doğa bilincine sahip tek tük genç arkadaşlarımızın hala var olması, bir o kadar da insanı umutlandırıyor.Eminim ki Kuzey'in ailesi haftasonlarını, betonların arasında AVM içerinde geçirmek yerine, Gölbaşı'nda ya da ODTÜ kampüsü ormanları içerisinde güzel bir sabah yürüyüşüyle geçiriyordur. Ne mutlu..
Lafı fazla uzatmadan, Kuzey'in Artvin-Şavşat ile yazdığı güzel bir gezi yazısını sizlere sunuyorum..

''Merhabalar,
Size şimdi yeni bir kuş gözlem noktası önereceğim. Bu kuş gözlem noktası Ankara'ya çook uzak. 24 saat yol yapmak istemeyen özel araç sahibi biri için en az iki günlük mesafe. Mesela; sabah 5'te Ankara'dan çıktık. Gittik... Ankara-Kırıkkale-Çorum-Merzifon-Samsun-Ordu/Perşembe güzergahını izledik ilk gün. Biz akrabalarımızı ziyaret ettiğimiz için bir gece Rize'de bir gece Hopa'da kaldık. Ayrıca Gürcistan/Batum'a da geçtik. Hakikaten geçtiğimiz her yerin ayrı güzelliği var. Bu yerlere rağmen en güzeli bu elektronik postayı yazdığım Artvin/Şavşat. Yeşilin rengi siyaha çalıyor. Genelde ladin; ama arada. Gözlere çarpan turkuaz gibi sarıçamlar var. 2000 m rakımı aşan tepelerden sonra ise Doğu Anadolu'nun bozkırları başlıyor.  
Yöre çok güzel ve kültürüyle de özel yörede, Gürcü kültürünün de etkileri mevcut ve bundan dolayı yemekleri çok farklı ve lezzetli. :)  Köylerin eski adları da hep Gürcüce. Eğer bir köyü yeni adıyla sorarsanız genelde biliyorlar; ama bilmeyenler de olabilir. Gürcüce'de biraz zor sesler olduğu için halkımızın genelde dili dönmez. Şavşat'da günlük kelimelerden de Gürcüce olanları vardır. Mesela kişnişi, kişniş diye değil Gürcüce adıyla anlarlar.
Yörede araçla gezinmek  istenirse altı yüksek bir arazi aracı şart yoksa bu günkü gibi bir dizi sorun çıkabiliyor. ( Fren balatası, alt sürtmesi vs.)
Şimdi yörenin kuş çeşitliliğine geçelim. Yörede kaydettiğim kuşlar şunlar; Saksağan, alakarga, kara başlı çinte, tarla çintesi, arıkuşu. Daha detaylı bir gözlemle daha niceleri görülebilir..
Ben Trakuş'ta tür sayfası yazmak istiyorum. 
Sevgiler..
Kuzey Işık ''


Doğa, insanı erken olgunlaştırır. Anlayarak,hissederek ve severek doğanın içinde vakit geçirirseniz; görmediklerinizi görür, duyamadıklarınızı duyarsınız.. Bizler bozkırlardan, derin ormanlardan,soğuk akan derelerin yanı başından geldik. Modernleşmek uğruna betonların arasına çekiliyoruz ve kaybettiğimiz mutluluğu şehrin gürültüsünde, yapay gösterişinde arıyoruz. Çocuklarımıza, doğa bilinci yerine, şehir bilincini öğretiyoruz ve bu yapay gösteriş içinde mutlu olmalarını bekliyoruz. Gerçek mutluluk hemen yanı başımızdaki bir ormanda küçük bir gölde.. 

C.Ö 

( Kuzey birkez daha bu güzel yazın için teşekkür ederim:) Umarım birgün önerdiğin bu kuş gözlem noktasına bende gidebilirim.Sevgiler...)

2 yorum:

  1. Kuzey'in analizleri gerçekten çok iyi. Trakus sayfasına baktım neden tür sayfası yok anlam veremedim. Kuzey gibi doğaya gönülden bağlı genç arkadaşlarımıza daha çok sorumluluk vermeliyiz. Kalemine sağlık Cansu.

    YanıtlaSil